Tatlı Su Çevrecisi Greta Thunberg

26.09.2019
A+
A-

Son yıllarda gündemde olan bir konuya değinmek istedim. Bu konu bildiğiniz üzere “İklim Değişikliğine ve Etkileri”.
Dünya kamuoyunda ve sosyal medya dünyasında bu olay oldukça büyük yer tuttu. Her zamanki gibi konunun aslından daha çok sembolik işler ve kişiler konuşuluyor. Bu konu özelinde ki kişimiz Greta thunberg adlı 16 yaşındaki isveçli bir kızımız. Kızımız İklim değişikliğini protesto etmek için yola çık(arıl)mış.

Bu kızımız neler diyor bakalım. Şimdi kızımız bir kere vegan. ABD ve birçok yerde yapay et meyve sebze vs üretilmeye ve tüketilmeye başlandı.
Şimdi normal şartlarda o yapay ete hiç kimse ilgi göstermez. Tek bir şekilde ilgi gösterir. Onun karşısındaki şeye karşı korkutursanız.

Şimdi tamda bunu yapıyorlar. İşleri ne? KORKUTMAK! Neye KARŞI? İklim değişikliğine karşı. Geleceği karanlık göster ve istediğini AL. Tamda bunun üstüne kurulu sistem. Ne diyorlar hayvanlar ve tarımsal üretim sera gazı yayıyor İklim değişiyor. Bunun üzerine kuruyorlar. Hayvan yemeyin diyorlar. Bu durumu kimin üzerinden yaparlarsa işe yarardı tabiki gençler üzerinden olursa bu işi yapabilirler. Genç insanlar yapı olarak her tarihte muhalif ve karşıt olmuşlardır. Farklı olana her zaman ilgi duymuş ve gençler üzerinden değişimler moda akımları vs olmuştur. Şimdiki gençlikte iki önemli şeyde değişim var. Cinsiyet tercihi ve yemek tercihi üzerinden bir değişim yaşanıyor. Önce vejetaryenlik ile başlayan bu değişim veganlık doğru evrildi. Dünyada ve ülkemizde de bu yönde değişim ve yönelim devam ediyor. Greta kızımız tamda buna uygun bir şekilde şu sözleri dile getiriyor:

“Ben veganım. Hayvansal ürünleri yemiyorum. Etik olarak, çevresel ve iklim nedenlerinden dolayı hiçbir hayvansal ürün kullanmıyorum.” Greta Thunberg

Bu sözlerle birlikte birçok kişiyi etkileyecek ve yapay et sektörüne önden müşteri hazırlanmış olacak. İnsanlar normal etden bu şekilde uzaklaştırılıp laboratuvarda üretilen yapay etlere sebzelere ve meyverlere yönlendirelecek.

Buradaki ana amaç istediklerini yedirmek.
O etle ne yedirmek isterlerse yedirebilirler.
Doğa tanrının verdiği nimetlerle dolu burada aslında tanrıyada bir meydan okuma var senin verdiklerine gerek duymuyoruz. Bizim artık kendi doğamız ve yiyeceklerimiz var deniyor. Alt fikir tamda bunun üzerine kurulu bir sistem.

Bu yapay et yapay zeka yapay süt yapay meyve yapay dünya gibi birçok şey aslında küreselci diye tabir ettiğimiz grubun kendini bir nevi tanrı gibi görmesinden ibaret. Dünyadaki diğer kişiler bu grubun kölesi onlarsa efendi konumunda.

Doğa herşeyi vermiş yapmamız gereken şey israf etmeden üretmek ve tüketmek üzerine kurulu bütün mesele bu. Bu vahşi tüketim çılgınlığından vazgeçmek.

Şimdi bu kızımıza tekrar dönecek olursak bu kızımız bu işin bu yapay tarafında oldukça derin bir misyon sahip. Kızımıza bir rol vermişler o rolü oynuyor ama bilerek ama bilmeyerek. Büyük bir oyun var ve bu oyunun başrolü bu kızımız gibi duruyor ama o ise bir dublörden başka birşey değil. Bu kızımız küresel çetenin bir dublörü konumunda. Bizim liboş batıcı sahte aydın tayfa ve bazı siyasi parti temsilcileri ama bilerek ama bilmeyerek bu kızımızın arkasına düşmüş durumda.
“Benim hayallerimi, benim çocukluğumu çaldınız. Yok oluşumuzun başındayız. Siz ise sadece paradan konuşuyorsunuz. Nasıl cüret edersiniz?”

Bu cümleler kurgu olduğu o kadar belli ki.
Para kimde sevgili greta onlara ses etmemek niye  parasız niye çıkmadın. Yelkenliyi kim verdi sana.
Kimse bu soruyu sormuyor. Çünkü hepsi kobay bireyler sosyal medyanın koyunu hepsi ıslığı kim çalarsa oraya gidiyorlar. Bu sefer ıslığı isveçli çaldı. Robot çağı falan diyorlar bunlarda robot basit devreli, basit programlı robot. Herkes beğeniyorsa beğen herkes paylaşıyorsa paylaş. Kısacası herkesleş diyorlar. Amaç tek bir dünya devleti ve toplumu oluşturmak. Cinsiyetsiz farklılıksız tek bir  toplum sevgili greta da orada çevre bakanı olur belki.
Bu olaya benzer bir olaya değineceğim.
Bu kızımıza benzer bir kızımız vardı ırakta Kuveytli bir kız çıkmış ve ırakın kuveytte katliam yaptığını dünyayıda bunun için yardıma çağırmıştı. Yıllar sonra o kızın kuveytteki elçinin yeğeni olduğu ortaya çıkmıştı. Gretanında ondan çok bir farkı yok açıkcası
Tekrar ediyorum belki kızın amacı farklıdır ama şuan kötü bir dublör.
Kızın bir proje olduğu o kadar açık bir haldeki inanın bu görmemek için kör olmak gerekir.
BM kürsüsünde bir konuşma yaptı ana etmen şu geleceğimi çalamazsınız diyor.
Geleceği çalmak. Bu sözü kime demesi gerekiyor. En büyük üretici ve dünyanın en kirli havalarında birinci sırada olan Çine. Ama kızımız bu konuya hiçbirşey demiyor. Sonra hindistana demesi lazım çıt yok. Amerikaya demesi lazım çıt yok. Peki kızımız kime ses ediyor. Türkiyeye. Bizim payımız ne kadar yüzde 2 bile değil. Türkiye’nin yanı sıra Almanya Fransa Arjantin ve Brezilyayı şikayet etti. Bu grubun ortak noktası soros ve çetesine karşı direniş göstermesi. Fransadaki sarı yelekliler eylemi ile gördük. Bu listeye yakın zamanda Macaristan eklenebilir. Çünkü sorosu Macaristanda istemiyor urban.
Sevgili Greta Thunberg New Yorka kolay gelmedi.
Çok cefa çekti. Harçlıkları ile aldığı tekne ile geldi. Derme çatma üstü akan sağa sola yatan tekne ile geldi. Tabi bu işin şakası.
Bu kızımızın teknesini gördük hepimiz. Maşallah herşey var içinde. Dokunmatik ekranlar falan hepsi var. Soros foundaition sağolsun tabi. Şimdi sevgili greta madem çevrecilik oynuyorsun. Niye yenilebilir malzemeden yapmadın tekneni. Tatlı su çevrecisi gretaya verdiler tekneyi oda gitti.
Eşitlikçi greta İsveç bayrağınıda asmış teknesine affetmemiş. Bütün herşey planlı bir oyun var ve sevgili greta bu oyunu oynuyor.
Muhtemelen 1 yıla dahi kalmadan Türkiyedeki çevreci bir olaya katılacak. Ama Türkiye’den önceki durağı brezilya olur mutlaka.
Dedikleri yanlış demiyorum ama o dediklerini yapanlara ses çıkarmayıp önündeki metinle birlikte bir yerleri hedef alması ve yapmacık olması yanlış.
Ağlıyor ama yalandan teknede bari az biraz çalışsaydın sevgili greta bu oyunculuk işine.
Hep batıdan bileri çıktı çıkarıldı. Çünkü batı herşeyi en doğru yapandı. Irakta Libyada Cezayir de afrikada amerikada katliam yapan soykırımlar yapan batı değildi. Batı iki yüzlü halini en önemli konulardan birinde dahi yine gösterdi. Çifte standart işlemekte.
BM bu kıza verdiği söz hakkını ıraklı somalili Kolombiyalı bir kıza veya gencede verir ve konuşturursa.
İşte o zaman samimi olur.
Yazıma olayı özetleyecek şu sözlerle son vermek istiyorum.
George Orwel ne diyordu hayvan çiftliğinde;
“Bazı hayvanlar eşittir bazıları daha da eşit” …

YORUMLAR

Bir Cevap Yazın

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.